22.11.2015

İspanya - Cordoba

Yine sabah aynı ekip erkenden buluşup, otobüsümüz ile yola koyulduk. Bu seferki mesafemiz 240 km kadardı. Bir gün önceden yorgun düşen ekip neredeyse yarının da yarısına inmişti. Yolumuza çok daha az kişi ile devam ettik. Buralara kadar gelmiştik, otelde yatıp yaylanmak da ne idi! Yorgunluktan ölsek dahi artı bir yer bir yerdi.

Yine upuzun (2 saat 45 dk) bir yolculuk sonrası Cordoba'ya varmıştık. Yolda bize çok tatlı yaşlı ama çakı gibi bir delikanlı rehber eşlik etmişti. Yine destinasyonumuza vardığımızda 2 tane ayrı rehber ile buluştuk. Otobüsten inip çok az mesafe yürüyüp, Cordoba Kathedrali (Camii) / Kurtuba Camii'ye gelmiştik. Cami ve Kilise olayı biraz kafa karıştırıcı. Ben zaten her yerde bulunulabilecek bilgileri bloğuma yazmaktan hoşlanmıyorum. Merak edenler için link burada.





Bina gerçekten çok güzel. Bir kaç dönem boyunca inşa edildiği ve birden çok dine ev sahipliği yaptığı için ilginç bir mimariye şahit oluyorsunuz. Burası da gezmesi uzun süren bir yer. Gezmesinden çok, dinlenecek o kadar çok şeyi var ki, rehberimiz anlat anlat bitiremedi. Dolayısı ile her bir alanı gezip bitirmek uzun sürdü.







Gezimizin bitiminde katedral yakınlarında yine adımıza ayrıltılmış çok şık bir restorana gittik. Restoran yine aynı Granada'daki gibi dar ve eski sokakların bulunduğu bir civardaydı. Bu sefer açık havada değildik. Restoranın üst katında oturduk. Yine menü hazırdı. Kırmızı ve beyaz şarabın yanısıra oraya özgü Montilla şarabını da yemeğimizin yanında özel bardağı ile birlikte ikram ettiler. Beyaz şarap sever bir insan olarak, tadı hoşuma gitti diyebilirim.






Yemekler fena olmamakla birlikte, İspanya'da yediğim en kötü yemeklerdi. Yanlış anlaşılmasın, berbat değildi. İyi bile sayılabilirdi ama İspanya standartlarına göre çok düşüktü.








Yemek sonrası yine topluca kendimizi Cordoba sokaklarında bulduk. Dar ara sokaklarda yürümenin keyfi paha biçilemez! Hele de bizim gibi Dubai'de yaşayan insanlar için... Grupça gezdiğimizden dolayı biraz yavaş bir gezi oldu. Eşim ile ikimiz olsaydık, daha güzel ve daha verimli bir gezi olacağına hiç bir şüphem yok. Sokak gezimiz bittiğinde şu meşhur Roman Bridge'ten geçtik. Bunun hikayesi için de buraya lütfen.









Yine güle oynaya biten biten bir yolculuk, yorgunluktan bitmiş bir ekip, 2,5 saat süren yolculuğun ardından otellerimize varmıştık. Ama gün bizim için daha bitmemişti. Ertesi gün ve diğer gün düğün olduğu için o günlere bir program ayarlanmamıştı. Bu saatten itibaren eşim ile serbest bir gezi planı oluşturmuştuk. İlk hedefimiz yorgun argın da olsak Puerto Banus!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder